Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma
Yaşlı Tarihçi seyahati çok sevdiği için, zamanla sıkıntılarına katlanmayı da öğrenmişti. Daha doğrusu katlanmak zorundaydı. “Gülü seven, dikenine katlanır” derler ya, tarihçininki de o misal. Ya seyahati sevmeyeceksin, ya da seyahatler sırasındaki sıkıntılara, “ah! vah!” deyip sızlanmayacaksın! Ama nihayetinde Tarihçi de bir insandı ve zaman zaman karşılaştığı sıkıntılar karşısında kendi kendine, “yahu senin bu çöllerde, dağlarda, kayalıklarda, nehir çağlayanlarında ne işin var? Pervari bahçeleri, dereleri, patikaları, uçurumları, seni tabiata doyurmadı mı? ” deyip kızdığı da olmuyor değildi…