İslâm dini özelde tebliğin ilk muhatapları olan Araplarda, genelde de diğer insan topluluklarında sosyo-kültürel dönüşümü gerçekleştirmek için bir eğitim ve öğretim sistemi hedeflemiştir. Kaldı ki, sistemin kurucusu olan Hz. Peygamber (s.a.s), açık bir şekilde kendisinin Allah tarafından bir muallim olarak gönderildiğini ifade etmiştir.[1]Dolayısıyla tebliği boyunca onun uygulamalarının neredeyse tamamını bir eğitim ve öğretim faaliyeti olarak değerlendirmek mümkündür. Esasen Kur’ân’da da Hz. Muhammed’in (s.a.s) ilâhî tebliğ görevinin bir eğitim-öğretim işi olduğu da açıkça vurgulanmaktadır.[2]
24 Kasım 2019 Pazar
21 Kasım 2019 Perşembe
Bizim Evin Enteli
Havanın renginin kurşuniye döndüğü akşam vakitleriydi. Sokakta herkes bir telaş içinde. Eve bir an evvel ulaşma aceleciliği herkesin kafasında. Evine dedikse evin kendisi değil, eşine, çocuğuna veya ana babasına kavuşmaydı işin aslı. Son teknoloji saatler çıksa da, akıllı telefonlar icat olunsa da, yine de insanlar güneşin inişine bakıyorlardı. Akşamın kurşuni ağırlığını sokakta değil, ailenin içinde karşılamak derdindeydiler. Bu ağırlık bir başına çekilmezdi.
4 Kasım 2019 Pazartesi
Yeniden Yenilenen Adalet
Dr. Öğr. Üyesi İbrahim BARCA
ان کسی که چه برای خود می خواهد هم برای دیگران می خواهد مرد کامل باشد و برابر این گر میداند چیز ها ی که باید می خواهد و چیز ها ی که باید نمی خواهد کامل و عادل هم مي شود
1 Kasım 2019 Cuma
Sabırsızlar Koğuşu
Prof.
Dr. Cağfer Karadaş
Efendim! Bu koğuşun
ilginç bir hikayesi var. Ne bir hikaye, birkaç tane. Burada tam üç tane vaka
var. Vaka dedimse, üç yaralı insan. Her birinin
sebebi, birbirinin benzeri. Siz deyin aynısı. Nedir peki bu sebep? Tabi ki sabırsızlık.
Yüce Allah, ibret olsun diye benim önüme getirdi, hatta yüzüme çarptı desem
yeridir. Birazdan bunu da anlatırım. İbret-i alem olsun diye ben de size bu üç
vakayı anlatayım. Sizin de başınıza gelmesin aman. Çünkü bunların hepsinin tam
da başlarına gelmiş. Zaten başımıza ne geliyorsa ya yaptıklarımızdan ya da yapmadıklarımızdan.
Yüce Yaratan Kitab’ında “Başınıza gelen her musibet yapıp ettikleriniz
yüzündendir” diye boşuna uyarmıyor bizi. Ne demiş ünlü filozof Aristo:
“Öncekilerden ibret alın ki, sonrakilere ibretlik olmayasınız.” Sizce de öyle
değil mi? Öyleyse anlatayım efendim. Zaten ben alacağımı aldım. Sizin hissenize
de anlatacaklarım düşsün. Nereden başlayacağımı da bilmiyorum. Aha şu birinci
yataktan başlayayım.