17 Aralık 2021 Cuma

Zirveden Dramatik Sona Müslüman Sultanlar

 

 

ZİRVEDEN DRAMATİK SONA

MÜSLÜMAN SULTANLAR


Editör        : Mehmet AZİMLİ

Mana Yayınları / İstanbul 2020, 1. Baskı 

Tanıtım: Edip AKYOL[1]

“Düşüşü görmeyen kimse izzeti ne bilsin”

İbn Hazm

Prof. Dr. Mehmet AZİMLİ’nin editörlüğünde ve alanında uzman kişilerin kaleme aldığı elimizdeki bu eser daha önce yayınlanmış ve okuyucunun büyük ilgisini çekmiş olan Müslümanların Engizisyonu 1-2 kitaplarının tamamlayıcısı niteliğindedir. Müslümanların Engizisyonu kitaplarında iktidarla veya hâkim güç ile bir şekilde çatışmış alimlerin hazin öyküleri ele alınmışken bu çalışmada ise iktidarda/zirvede olanların düşüşü ve hazin sonu ele alınmıştır.

16 Aralık 2021 Perşembe

Her Devrin Âdeti Eskiye Övgü Yeniye Yergi


 

HER DEVRİN ÂDETİ

ESKİYE ÖVGÜ YENİYE YERGİ 

Cağfer KARADAŞ

Efendim, her dönemde âlimler, kendi dönemlerinin kötüye gittiğini, eski zamanların ne kadar da iyi olduğunu anlatmışlar. Halk arasında bir söz vardır: “Gelen gideni aratır.”  Özellikle yaşadığı hayattan memnun olmayanlar, her gelen günün sıkıntı getirdiğini görenler, hep kötü gelişmelere maruz kalanlar, olumsuz tecrübeler yaşayanlar için dün bugünden, geçmiş günümüzden mutlaka çok daha iyidir. Çünkü “ateş düştüğü yeri yakar” ve yaktığı zaman acıtır.

10 Aralık 2021 Cuma

İslam Tarihindeki İlk Kadın Hakları Savunucusu


İslam Tarihindeki İlk Kadın Hakları Savunucusu

İbrahim Halil ER

Feminist tabirini kullanmak pek hoş olmasa da durumu izah edecek başka kelime bulamadığımızdan şimdilik ödünç almış bulunmaktayız. Daha doğru bir kavram önerenler olursa seviniriz. Umumi talep üzerine Feminist kelimesini "Kadın Hakları Savunucu" olarak değiştirdim.

Mübarek annelerimizden Ümmü Seleme Resulullah'a şöyle bir sitemde bulunur:

- "Ey Allah'ın Resulü! Kur'an'da hep erkeklerden söz ediliyor. Buna karşılık biz kadınlardan hiç bahsedilmiyor."

9 Aralık 2021 Perşembe

Ağıt ile Tarih İnşa Etmek


AĞIT İLE TARİH İNŞA ETMEK

Arş. Gör. Muhammed UĞURLU

Havada bulut yok bu ne dumandır

Mahlede ölüm yok bu ne şivandır

Bu yemen elleri ne de yamandır

Ano Yemen’dir gülü çemendir

Giden gelmiyor acep nedendir 

                                      Burası Muş’tur, yolu yokuştur                                     

Giden gelmiyor acep ne iştir 

Kışlanın önünde redif sesi var

Açın çantasını bakın nesi var

Bir çift potin ile bir de fesi var

Ano Yemen’dir gülü çemendir

Giden gelmiyor acep nedendir

İntikam Adaleti/Adaletin İntikamı El-Cezau Min Cinsi’l-Amel


İNTİKAM ADALETİ/ADALETİN İNTİKAMI

El-CEZAU MİN CİNSİ’L-AMEL 

Doç. Dr. İbrahim BARCA

Geçen günlerde siyasi arenada helalleşme tartışmaları yaşandı. Bir parti başkanı, geçmişte veya şu anda zulme uğrayan ve/veya zulme uğrama durumları geçmişten bugüne devam eden bazı gurup ve çevrelerden helallik istenmesi gerektiğini dillendirdi. Oldukça gecikmiş olan bu öneri, tüm mazlumları ve hakları gasp edilmiş tarafları içine almadığı için ve bunu dillendirenlerin şimdi bile kendi içlerinde gerçek adaletten uzak olmalarından dolayı adaleti gerçekten gerçekleştirmeyecektir. Onların bu helalleşme isteklerini yanlış bulan, eleştiren; kin, adavet ve küskünlüklerin devam etmesini isteyen, intikamın adalet olduğuna inananlar olduğu gibi bu çağrıyı doğru, haklı ve yerinde bulanlar da mevcuttur. Üçüncü bir taraf ise onların bu çağrısını basite almakta, art niyetli görmekte veya önemsizleştirmektedir.  Helalleşme çağrısı yapanların karşısında konumlanan birinci ve üçüncü gurubun bu tavır ve tutumlarının altında aslında paradoksal bir şekilde adalet anlayışları, geçmişte maruz kaldıkları adaletsizlikler ve muhatapları hakkında adalet bağlamında edinmiş oldukları olumsuz yargıları temel saiktir denilebilir. Bu saiklerin altında ise bu gurubun da intikamın adalet olduğuna inanması yatmaktadır. Birinci gurup ile üçüncü gurup bu helalleşme isteği ve çağrısının adalete hizmet etmeyeceğine inanmaktadır. Zira onlara göre helalleşme çağrısını dillendirenler, adil değildir ve gerçekte bu kesimler, intikamın adalet olduğuna inanmaktadırlar.  Bu bakış açısı maalesef, zamanımızda herkesin herkeste gördüğü bir gerçekliktir. Bu yüzden de kimse kimsenin adalet retoriğine ve dolayısıyla bu bağlamda olası eylemlerine inanmamaktadır.

7 Aralık 2021 Salı

Ya! Eba Hir

         

“Biyografi çalışmalarına farklı bir örnek sunan Ebû Hüreyre -Bir Otoritenin İnşası- adlı kitap Türkiye Siyer Kitaplığı serisi arasında yayımlandı. Prof. Dr. Şaban Öz tarafından kaleme alınan eser, rivayetleri ile öne çıkan ancak hayatı ihmal edilen bir ismin, hayatına, şahsının zaman içerisinde otorite haline getirilme sürecine ışık tutuyor. 

Yazar, kitabının bir eleştiri veya savunu getirmek amacıyla telif edilmediğini bir otoritenin inşa sürecini takip etme gayesini taşıdığını belirtiyor. Klasik kaynaklara dayanılarak hazırlanan eserin biyografik eserlere yeni bir boyut kazandıracağı bekleniyor.”  Siyer Araştırmalar

4 Aralık 2021 Cumartesi

Allah İçin Küfretmek (!)


ALLAH İÇİN KÜFRETMEK (!)

Prof. Dr. Şaban ÖZ

Seksenli ve hatta doksanlı yıllarda minibüslerin şoför koltuğunun hemen üstünde “janjanlı” kağıtlara “besmele”nin hemen yanı başına “Bugün Allah için ne yaptın” cümlesi iliştirilirdi. Taksilerde de tam yolcunun önüne gelecek şekilde aynı cümle yazardı. Hatırlıyorum ağabeyimin gidip odanın bana kalmasından sonra her tarafını Fenerbahçe bayrak ve çıkartmalarıyla doldurduğum odamda dolabın üstüne de o janjanlı kağıtlardan bir tane de ben yapıştırmıştım. Bugün Allah için ne yapmıştım? Öyle böyle değil neredeyse her akşam küçük çaplı bir nefis muhasebesine bile dalıyordum; ne yaptım sahi diyerekten… 

1 Aralık 2021 Çarşamba

Rüya Hakkında Doğru Görüş

 

RÜYA HAKKINDA DOĞRU GÖRÜŞ 

İbn Hazm el-Endelusî- Trc. Cağfer Karadaş 

Mu’tezile’den Nazzam’ın öğrencisi Sâlih “Eğer bizden biri rüya görmüşse, o olduğu gibi gerçek çıkar; sözgelimi Endülüs’teki bir kişi rüyasında kendisini Çin’de görse Yüce Allah o kişiyi Çin’de yaratır” şeklinde bir söz söylemiştir. Bu sözün geçersizliği ve anlamsızlığı gün gibi ortadadır. Gözlemler de akıl da bunun yalan, yanlış ve dayanaksız olduğuna zorunlu olarak karar verir. Gözlem bakımından değerlendirdiğimizde rüyada kendisini Çin’de gören kişi, gerçekte yanımızda uyuyan biridir, hiç de başka bir yerde değildir. Akıl bakımından değerlendirdiğimizde ise, kendisini rüyada kafası kesilmiş olarak gören kişi yaşıyor olduğu açıktır, bunun aksini düşünmek de imkânsızdır. Nitekim sahih bir hadise göre, gördüğü bir rüyasını anlatan kişiyi Hz. Peygamber “şeytanın bu şekilde sizinle oynamalarını bana getirip anlatmayın” diye uyarmıştır.[1]

Yazarlar