Prof. Dr. İhsan
Süreyya Sırma
Siirt’ten
İstanbul’a geliyordum. Benim geleceğimi bilen bir arkadaşım, “Hocam İstanbul
Hava Alanı şehre çok uzak; müsaade edersen, o gün benim kardeşim hava alanına
gelip seni arabasıyla alsın” dedi. Ben de, “Teşekkür ederim. Bu iyiliğinizi de yapmış
gibi kabul ediyorum. Ancak, hava alanında hem otobüsler var hem de ticari
taksiler. Allah’a şükür onlara verecek kadar param da var! Onun için kardeşin
zahmet edip gelmesin; ben yine de size medyun-u şükran olayım” dedim. Arkadaşım
yine üsteledi: Hocam sen İstanbul Hava Alanına inince, bir zahmet kardeşime alo
de, o gelip seni alsın! Ben de hayır olmaz, dedim; ve ayrıldık.