Ebû Ömer b. Dâvud
Ülkemizde dini ile iyi kötü barışık olup cemaatlerin rahle-i tedrisinden geçmeyen az insan vardır. Bazı cemaat
mensupları devamlı arayış içerisindedirler. Oradan oraya gezer dururlar. Son
durakları ateizm olanlar bile vardır. Kendisine bir durak bulamadan
arayışlarına devam edenler de…
Cemaatlerin tipik özelliklerinden biri bağlılarından mutlak
itaat istemeleridir. Sorgulama ve soru sorma cemaat mensuplarından beklenen bir
şey değildir. Mürit gözlerini liderine diken ve onun emrini bekleyen kişidir.
Müritlik itaat ister. Anlatılanları ya da verilen görevi sorgulamak
müritliğin tabiatına aykırıdır. Mürit olmak başkasının anlama kapasitesine mahkûm
olmaktır. Sizin düşünemediğinizi ya da düşünemeyeceğinizi başkası düşünür,
anlamadığınızı ya da anlayamadığınızı başkası anlar. Bu itaat, teslimiyeti,
anlaşılamayanı ve hataları tevili gerektirir.
Cemaat olgusu FETÖ üzerinden çok tartışıldı. FETÖ, iktidarla
kavga edinceye kadar ülkemizde diğer cemaatler gibi, hatta onlardan çok daha
fazla meşru kabul edilen bir cemaatti. Öyle ki cemaat kavramı tek başına
kullanıldığında FETÖ anlaşılırdı. Ne zaman iktidar ile kavga edip ihtilale
kalkıştı ise o zaman eleştirilmeye başlandı. Aslında söyledikleri, anlattıkları
ve kavramları diğerlerinden farklı değil… Mantık, aynı mantık… İnsanları
sorgulayamaz ve eleştiremez hale getirmek…
Cemaatler insanları itaate davet ederken kullandıkları
zeminlerden birisi tarihtir. Bugün yapılamayanları tarih üzerinde yaptırmak
kolay. Nitekim Allah'ın veli kulları oldukları iddia edilen kişilerin
kerametleri hep onların vefatından sonra anlatılır. Artık işin hakikatini gidip
soracak muhatap yok nasıl olsa… Abdülkadir-i Geylani, yediği tavuğa emretmiş de
tavuk kalkıp yürümüş… Bunu liderlerinden okuyan ya da dinleyen binlerce insan
gözüyle görmüş gibi inanıyor.
Aslında bu hikâyeleri anlatmanın önemli bir sebebi var. Müritlerin
itaatini başkalarının kerametleri üzerinden devam ettirmek… Kerameti anlatıp
insanları kendisine itaate davet eden kimse, “Sen başkasının kerametini bırak
da sende ne keramet var?” diye soru sormuyor. Zaten sorsa da cevap alamaz. Çünkü
mukadder bu soruların cevapları da üretilmiş. Keramet gösteren bunu bilmez gibi…
Ama anlattıklarının çoğu bal gibi biliyor.
Müritlerin şeyhler için getirdiği önemli avantajlar var. Bir
kere herhangi birisinin söyleyeceği sözleri sözleri çok büyük önem kazanıyor. Yalan
ve yanlışları görünmez oluyor. Konumunu dilediği şekilde ranta çevire biliyor. Bu
özellik hemen hemen bütün cemaatler için geçerlidir.
Cemaatlerin liderleri için kullanılan, önemli bir kısmı tarihte
ihdas edilmiş kavramlar var. Bunlar çok işlevsel… Modası geçmiyor. Mehdi,
kutub, gavs gibi… Adamın gavs olduğuna inanıyor müritleri… Kimse de kalkıp
nasıl gavs olunur, bunun dindeki yeri nedir diye araştırma gereği duymaz.
Cemaat kavramı, birlik ve beraberliği ifade eden bir kavram
olmasına rağmen memleketimizde bölücülük yapmak için kullanılan bir kavram
haline gelmiş durumda… Çünkü her cemaat kendi tabilerinin dışında kalanları
sapkın olarak görüyor.
0 yorum:
Yorum Gönder