MERHUM KASIM HOCAM’IN ARDINDAN
Doç. Dr. İbrahim Barca
Akademik manada ilmi hayatıma gözlerimi kendisiyle açtığım Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi hocalarından Prof. Dr. Kasım Şulul hocamın, vefat ettiğini öğrendim. Yaklaşık beş yıl kanserle mücadele eden Hocam ilaçlarla ayakta kalmaya çalışsa da bedeni bu ağır hastalığa daha fazla dayanamadı ve netice de her faniyi bekleyen “inna lillahi” emrine boyun eğdi. Allah’a ve onun elçisi kâb-ı kavseyn makamının sahibine büyük muhabbeti olduğuna şahit olduğum Hocam, umarım eltâf-ı ilâhiyeye mazhar olur ve mukarrabîn ve sıddîkîn ile haşr olunur.
Resmi olarak yüksek lisans danışmanım, fahri ve gönüllü olarak da
doktora danışmanım olan Merhum Kasım Hocam ile akademik dünyayı ve ilmi
faaliyetleri tanıdım. Onun tek önemli gerçeği ve ülküsü olan İslam
medeniyetinin tekrar eski şaşalı günlerine kavuşması ve klasik ilimlerin
yeniden canlandırılması ve günümüz dünyasında tekrar işlerlik kazanmasıydı.
Bunu her platformda ve ortamda biz öğrencilerine de aşılamaya çalışırdı. Ömrünü
bu hedef doğrultusunda geçirdiğini söyleyebilirim. Ayağı yere basmayan, kadük,
temelsiz, geleneği toptan reddeden ve küçümseyen, günü kurtarmaya yönelik veya
sahiplerinin şöhret arzusunun eşlik ettiği İslami ilmi çalışma girişimlerinden
hep uzak durmaya çalışırdı. Bunun yanı sıra hayatını adadığı mezkûr amacına
hizmet eden her İslami ilmi çalışmanın da destekçisi ve teşvik edeni olurdu. Biz
öğrencilerine de devamlı bu amacı ve amacı dolayımındaki tavrını aşılamaya
çalışırdı.
Odasına hep heyecanla ve sevinçle girer, her defasında çay ve
benzeri ikramlarından nasipdar olur ve ilim yolculuğuma daha bir şevkle devam
etme kararı ile çıkardım. Mütevazı olmasından dolayı, odasında ders yapmayı
heyecanla beklerdim. O dersler ve o
esnada yaşadıklarımız güzel anılar daima tebessümle ve rahmetle onu yad
ettirecektir. Her aradığımda bana cevap verirdi. Ben konuşmayı kesmeden de
konuşmayı kesmezdi. Bir talebeden daha çok bir evlat ve bir emanet gibi bize
bakardı. Bazen gençlik, toyluk ve acelecilik kaynaklı istemeden onu
kızdırdığımda veya yorduğumda şakayla karışık “İbrahim senin kaşına gözüne
hayran değiliz; sende ilmi manada bir cevher görüyoruz. Bu yüzden seni idare
ediyoruz” mealinde cümleler sarfederek bana takılırdı merhum hocam. Kin
tutmadığına ve nefsi lehine intikam alma eylemine girişmediğine çokça şahit
olduğum Hocam, bazen ödevlerini yerine getirmeyen veya tembellik gösteren
öğrenciler hakkında benimle şakalaşarak “ev jî ji we ye” derdi ve beraber
gülerdik Hocamla. İlmi manada hangi eserine az veya çok katkım olmuşsa mutlaka
önsözde benden bahsederdi. Kütüphanesinden veya evinden İstediğim kitabını
emanet alabilirdim. Onun öğrenci ile ilişkisi sadece soğuk üniversite duvarları
arasından ibaret değildi. Allah’ın bizi kendisiyle tanıştırmasına tesadüf
gözüyle bakmayan Hocam, ciddiyetimizi ve samimiyetimizi anladığında ise kendi
dünyasına katardı. Artık bizi aileden sayardı. Bizi ve ailemizi evine alır
ailesi ile de tanıştırırdı. Çok sevdiği sahabe hayatından izler vardı bu türden
tavır ve tutumlarında. Şanlıurfa’da ilk defa yediğim terbiye edilmiş tavuk
yemeğini o bana ısmarlamıştı. Aç olmadığı halde sırf ben utanıp yememezlik
yapmayayım diye ve bedenine eziyet edeceğini bile bile benimle yemek yemişti merhum
Hocam. Ne derdimiz olsa onu arayıp anlatabilirdik. Eski ulema ve evliya gibi
bizi dinler, sakinleştirir ve yardımcı olmaya çalışırdı. Hep bana rebbena
demezdi. Kendisi için istediği nimetleri öğrencileri için de isterdi. Biz
öğrencilerinin başarılarından dolayı gurur duyar ve bunu gösterirdi de. Katılacağı
sempozyum, çalıştay, seminer vb. etkinliklere bizi de davet eder ve bu yönde
teşvik ederdi. Bunun yanında yerelde klasik ilim geleneği önderleri ile de bizi
tanıştırır, ilahiyatların paydaşları olarak onlarla iletişim içinde olmamızı
isterdi. Yaptığımız her ilmi çalışma ve etkinliği ona anlatırdık. O kendi
çalışması gibi görür, katkıda bulunabiliyorsa bulunur ve başarılarımıza ortak
olup bizimle sevinirdi. Maddi manada zor durumda olduğumuz hissettiğinde bize
bir şekilde destek olmak isterdi. Bir ara maddi anlamda zor durumda olduğumu
hissetmiş ve birileri aracılığıyla yaklaşık 1000 lira bana yardımda bulunmuştu
merhum Hocam…
En son onunla telefonda konuşmuştum ve her zamanki gibi bana yine
hangi ilmî çalışmaları yapıyorsun diye heyecanla sormuştu. Ben de hocasının
gözüne daha çok girmek isteyen ve onun takdirini almak isteyen bir öğrenci
edasıyla hızlı hızlı Şia’da Siyer-i Nebevi diye bir kitap çalışmamdan ve diğer
bazı makale ve tercüme faaliyetlerimden bahsetmiştim. Yine her zamanki beni
takdir ettikten sonra, nelere dikkat etmem gerektiği ve bana nasıl katkı
verebileceği konusunda uzunca konuşmuştu…
Daha pek çok şey anlatabilirim belki merhum Hocam hakkımda, fakat
birkaç gün önce vefat etmesi ve benim hala onun ani vefatı nedeniyle değişik
karmaşık duygular içinde olmam hasebiyle kalem ancak bu kadar, dayanabildi,
tereddüde düştü ve sükût etti.
Hocamın vefat haberini geç aldım ve cenazesinde bulunamadım. Bu belki de kalbimde hep bir ukde olarak kalacak.
Ancak ben onun bundan dolayı, beni çoktan affetmiş olduğunu bilmekle kendimi
teselli edeceğim. Velhasıl sadece bir Hocamı kaybetmedim ben. Üzüntüm bu debdebeli
ve zorlu imtihan sürecinde önemli bir dayanağımı, sırdaşımı ve yol arkadaşımı
da kaybetmemdendir. Umarım gönlü geniş ve oldukça merhametli Hocam, hakkını
bize helal etmiştir ve tanıdığım Hocam eder de. Benim ise sadece onun ardından
minnettarlık duygum bakidir.
Allah, Kasım Hocam’a merhametiyle muamele etsin, muhterem eşi ve
çocukları başta olmak üzere tüm talebeleri, yakınları ve sevenlerine sabırlar
nasip etsin.
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah geride kalanlarda Allah sabrı ihsanlar versin inşallah hocam
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin. Mekânı cennet olsun.
YanıtlaSilCamiamızın başı sağalsın
YanıtlaSilRabbim rahmet ve mağfiretiyle muamele etsin mekanı cennet olsun
Rabbim hâl u hayatında yapmış olduğu hayr u hasenâtı yoldaşı eylesin
Rabbim ailesine ve yakınlarına sabr ı cemil ihsan eylesin
Bu güzel şehadetinizi Allah kabul etsin. Allah razı olsun. Bu şehadet umarım "vecebet" hadisine sebep ile muhterem ağabeyim Kasım ŞULULun cennet ehlinden olmasına vesile olur
YanıtlaSilRabbim gani gani rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah
YanıtlaSilİlahiyat ta bilim tarihi dersimize girerdi çok şey öğrendik kendisinden. Kabri nur makamı cennet olsun inşallah...
YanıtlaSilİslam Tarihi ve Tarih metodolojisi adına unutulmayacak eserler bırakıp göçtü
YanıtlaSilMekanı cennet olsun