14 Şubat 2022 Pazartesi

Genç Yaşta Yitirdiğimiz Bilge Bir Tarihçi: Kasım İLGÜN



Genç Yaşta Yitirdiğimiz Bilge Bir Tarihçi: Kasım İLGÜN

Prof. Dr. Mehmet Salih ARI

14 Şubat 1996 tarihinde ömrünün baharında, daha 36 yaşında bir İslâm tarihçisi ile vedalaştık. Bu vedalaşmanın üzerinden tam 26 yıl geçmesine rağmen hala gözümüzün önünde bilge, cevval, üretken, özverili bir bilim insanının silueti dolaşmaktadır.

Dr. Öğr. Ü. Kasım İlgün Hoca vefat ettiğinde 23 Şubat 1996 tarihinde Yeni Şafak Gazetesinde onunla ilgili bir yazı yayınlamıştım. Bu yazıdan da mülhem yeni bir yazı yazmak değerli İslâm tarihçimizi anmak adına yararlı olacaktır. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in, “Ölülerinizi hayırla anınız” buyruğu gereğince saygıdeğer dostumuzun ardından onu bir yazı ile anmak vefa gereğidir.

Patnos/Ağrı doğumlu olan Kasım İlgün Hoca 14.02.1996 tarihinde Hakk’ın rahmetine kavuşurken daha 36 yaşını doldurmamıştı. Elâzığ İmam Hatip Lisesini bitirdikten sonra kazanmış olduğu Erzurum İslami İlimler Fakültesi’ni birincilikle bitirmişti. Bütün hocaları onu azim ve çalışkanlığı ile tanır ve yad ederler. Prof. Dr. Mustafa Ağırman Hoca, Kasım İlgün Hoca ile ilgili olarak “İmtihanlarda zamanın ona yetmediğini, her imtihanda üç beş kâğıt yazdığını ve imtihan sonunda; “Hocam daha yazacaklarım var” dediğini hatırlatarak ondan övgü ile söz etmişti. Bizim de onunla olan dostluğumuz Erzurum yıllarına dayanmaktadır. Daha sonra Hatay’da bir müddet, öğretmenlik ve Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı’nda üç yıl uzman yardımcısı olarak çalışan Kasım Hoca, görev yaptığı bütün yerlerde olduğu gibi orada da çalışkanlığı ve becerikliliği ile tanınmaktadır. Bulunduğu ve çalıştığı her yerde sevilen ve takdir toplayan Kasım Hoca esas hizmetini, Van Y.Y. Üniversitesi’ne intisap ettikten sonra vermeye başladı. Prof. Dr. Mustafa Fayda Hoca’nın danışmanlığında hazırladığı “Halife Mansur ve Dönemi” adlı doktora tezi çok takdir toplamıştı. Ancak ne yazıktır ki bu tez hala yayımlanamadı. Ölüm döşeğine yattığında Fen Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı görevini sürdürüyordu. Ne var ki her Müslüman gibi o da Hakk’ın huzuruna bütün unvanlardan azade sade bir Müslüman olarak gitti. Zira Allah (c.c), tüm müminler ve onlardan biri olan Kasım Hoca için “Müslüman” isminden başka bir unvan kabul etmemektedir. O ne güzel bir boyadır!... Bizler de şahidiz ki o Müslümanca yaşadı ve Müslüman olarak vefat etti.

Ölçülerin altüst edildiği ve buhranlar içinde kıvranan toplumumuz için Kasım Hoca gibi değerli insanlara çok ihtiyaç var. Çok yönlü, hoşgörülü, vakur, tedbirli, sorumluluğunu müdrik olan Kasım Hoca’yı birçok kişiden ayıran vasfı, büyük bir azim ve çalışma gücü, geniş bir kavrayış ve topladığı bilgilerin zenginliği idi. Hakikati bütünüyle kavramaya çalışan Kasım Hoca, Kur’an ve Sahih Sünnet’e ters düşmeyen her düşünceyi benimser ve gözlerini her yandan gelen ışıklara açık tutardı. Klasik ve çağdaş İslâm düşüncesine ait değişik eserleri okumaya çalışırdı. İslam tarihi sahasında herkes tarafından yeterli olarak görülen Kasım Hoca tarihi bilgilerin vahiy ışığı ve akıl süzgecinden geçirilmesi gerektiğini söyleyerek tarih hakkındaki görüşünü doktora tezinde şöyle ortaya koymaktadır.

“Geçmişin bilinmesi, toplumlar için büyük önem arz etmektedir. Bugünü anlamak ve geleceğe hazırlanabilmek için sağlam ve doğru bir tarih bilgisine ihtiyaç olduğu gibi; bu bilgiye ulaşmanın birtakım yöntemlerinin olduğu da bir gerçektir. Tarihi olayları yorumlama, olaylar arasındaki gizli ve açık ortak bağları kavrama ve olayların arka planlarını tartışarak sağlıklı sonuçlar elde etme esaslarını göz önünde bulundurarak çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Çalışmalarımızda gerçeği ortaya çıkarma gayreti içinden olduğumuzdan, objektif olmaya, olguları meydana geldikleri şekilde göstermeye, yorumlarımıza sübjektif unsurlar katmamaya özen göstermeliyiz.

Kasım Hoca “maziden devraldığı bütün değerleri korumak isterdi. Onun için geçmiş, bütün ihtişamıyla tarihi bir dekor, saygı gösterilmesi gereken bir hatıradır. Ama yürüyüşüne engel olduğu zaman bu sevgili hatıraları üzülerek de olsa bir yana itmekten çekinmezdi”. Kasım Hoca her an taze bir zihin yapısına sahipti. Zekâsı, sezişi ve inancıyla kördüğüm olmuş birçok meseleyi aydınlığa kavuşturacak bir vicdandı. Onu dertlendiren bütün mazlum İslam milletinin bugün maruz kaldığı insafsız zulüm ve işkencelerdi. Zira o tüm mazlumların derdini kendisine dert bilirdi. Çünkü o, Hz. Peygamber (s.a.s)’in: “Müslümanların dertleri ile dertlenmeyen onlardan değildir” düsturunu kendisine şiar edinmişti. Gerek üniversitede gerekse de yerli halk arasında adeta hoşgörünün, fedakarlığın sembolü olarak bilinen Kasım Hoca her kesimden insanla kolayca diyalog kurabiliyordu. Ne var ki İslami şahsiyetinden asla taviz vermemeye çalışırdı. O birçok akademisyenin yaptığı gibi “küşe-i uzlete” çekilmezdi. Gündüz insanlarla yakın ilgi ve onların dertleri ile ilgilenir, geceleri ise çoğu kez sabah namazına kadar bilimsel çalışmalarını yapardı. Bu yüzden halk onu kendilerinden biri gibi kabul eder ve toplum arasında da “Mella Kasım” olarak bilinirdi. Şu bir gerçektir ki ahlakça büyük olan, hayatını insanların yararına feda edebilen ve onlara yararlı olmaya çalışandır. “Tarih büyük adamların yaptıklarından ibarettir” tezi doğru ise Kasım İlgün’ün vefatı ile tarihe “büyük bir adam” daha geçmişti.

Hiç kuşkusuz sonsuz yaşamaya karar veren insanlar için ölüm bir son değildir. Dünle bugün, bugünle yarın denizden iki damladır sadece.

 

Mekânın Cennet; Makamın âli olsun Kasım Hocam. 14.02.2022. 

 

7 yorum:

  1. Allah rahmet ve mağfiretiyle muamele etsin mekanı cennet olsun Rabbim hâl u hayatında yapmış olduğu hayr u hasenâtı yoldaşı eylesin

    YanıtlaSil
  2. Rahmetli Kasım Hocayı iyi tanıyan biri olarak Mehmet Salih Hocamızın Kasım Hoca hakkında yazdığı hee cümleye katılıyor ve Allahtan rahmet diliyorum.

    YanıtlaSil
  3. Çok değerli bir Alim olan abime Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah.

    YanıtlaSil
  4. Kütüphanesine hayranlıkla bakıp, "bu kadar kitabı nasıl biriktirdin" diye sorduğumda, "bu gördüklerin bir çocuğun harçlıklarıya başlayan bir servettir" derdi. Servetin mal değil de ilim olduğunu kendisinden öğrendiğim güzel insan, yerin cennet olsun.

    YanıtlaSil
  5. Allah Rahmet etsin. Rabbim mekanını cennet eylesin.

    YanıtlaSil
  6. Kasım hoca kendisi dayımın oğlu olur çok değerli bir alimdi,akansız bir hastalığa yakalandı mesleğine doyamadan genç yaşında vefat etti.Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun inşallah.

    YanıtlaSil
  7. Allah rahmet eylesin büyük bir dehaydi

    YanıtlaSil

Yazarlar