12 Eylül 2017 Salı

Kolomb Öncesi Dönemde Amerika Kıtasındaki Müslümanlar

Dr. Youssef MROUEH
Çev.; Celal Emanet[2]
Giriş
Amerika kıtasına İspanya ve Batı Afrika’dan Müslümanların, Kolomb’dan en az beş asır önce ulaştıklarına dair pek çok delilin olduğu öne sürülmektedir. Mesela kayıtlara göre 10. yüzyılın ortalarında Emevî halifesi III. Abdurrahman (929–961) döneminde Afrika kökenli denizciler İspanya’nın Delba (Palos) limanından batıya doğru “karanlık ve sis Okyanusu’na” yelken açmışlardır. Ayrıca eldeki verilere göre Müslümanların, Kolomb’a ve daha sonra da İspanyol kâşiflerin Yeni Dünya’ya açılmalarında onlara refakat ettikleri de bilinmektedir.

İspanya, Granada’daki son Müslüman kalesi İspanyol engizisyon mahkemesi başlatılmasından kısa süre önce 1492’de Hıristiyanların eline geçti. Zulümden kaçmak için birçok Hıristiyan olmayan insan kaçtı veya Katolikliği benimsedi. En az iki tane belge 1550 yılından önce Latin Amerika’da Müslümanların varlıklarından bahseder. 1539 yılında İspanya kralı V. Charles tarafından deklare edilen bir kararname var olmasına rağmen kazıklara bağlanarak yakılan Müslümanların torunlarını Karayip Adalarına göç etmelerini yasaklamıştı. Daha sonra bu kararname 1543 yılında İspanyol hâkimiyetinin olduğu deniz aşırı bölgelerde de yayınlatılarak tüm Müslümanların çıkarılması için bir emir olarak onaylanmıştı. Müslümanların Amerika kıtasına ulaşmaları konusunda referans olabilecek pek çok materyal vardır. Bunlar aşağıda kısaca özetlenmektedir:

Tarihî Belgeler
Müslüman bir tarihçi ve coğrafyacı olan Ebu’l-Hasan Ali ibn el-Hüseyin el-Mesudî (871–957), Murûcü'z-Zeheb ve Maâdinü'l-Cevahir isimli eserinde Endülüs Emevîlerinden Abdullah ibn Muhammed’in (888–912) halifeliği döneminde Kurtubalı Müslüman denizci Haşhaş ibni Said ibni Esved’in 889 yılında İspanya’nın Palos limanından ayrılarak Atlantik’i ilk geçen kimse olduğunu, meçhul olan topraklara ulaştığını ve çok kıymetli hazinelerle döndüğünü yazmaktadır.
Mesudî’nin dünya haritasında büyük bir alan vardır ki okyanusta karanlık ve sisli olarak gösterilmiş yani Amerika kıtasının olduğu bölge bilinmeyen topraklar olarak isimlendirilir.[3]
  1. Müslüman tarihçilerden Ebûbekir ibn Ömer el-Gutiyye’nin naklettiğine göre İspanya, halife II. Hişam’ın (976–1009) yönetimindeyken Granada’lı başka bir Müslüman denizci İbn Faruk Şubat 999 yılında Kadeş’ten ayrılarak Atlantik okyanusunu aşmış Kanarya Adalarına ayak basmış ve Kral Guanariga ziyaret ettikten sonra batıya doğru ilerleyerek Capraria ve Pluitana diye isimlendirdiği iki ada görmüştür. Daha sonra İspanya’ya Mayıs 999’da ulaşır.[4]
  2. Kolomb, İspanya’nın Palos (Delba) limanından Kanaraya Adalarına gitmek üzere yola çıktı. Kolomb, adanın liderinin kızı olan Beatriz Bobadilla’ya âşık oldu (kızın soyadı olan Bobadilla köken olarak Arapça İslamî bir isim Ebû Abdullah’tan gelmektedir.) Ancak Bobadilla’nın kabilesinin bu durumu görmezlikten gelmesi hiç de kolay bir şey değildi. Daha sonra Bobadilla ailesinden kraliyet yetkililerinden Francisco, Kasım 1500’de Kolomb’u zincirlettirerek Santo Dominigo’dan İspanya’ya gönderdi. Bobadilla ailesi Sevilla’nın Abbadid hanedanı (1031–1091) mensuplarıyla akrabaydılar. 12 Ekim 1492’de Kolomb,  Bahama’da yerliler tarafından Guanahani adı verilen küçük bir adaya ayakbastı. Burası Kolomb tarafında San Salvador olarak yeniden isimlendirildi. Guanahani kelimesi de Arapça bir kelimenin Mandinka (Güney Afrika’da Mandingo halkının konuştuğu dil) dilinde değişikliğe uğramış halidir. Aslında Guana (Arapça; İhvan) yani kardeş anlamında, Hani ise Arapça bir isimdir. Bu yüzden adanın orijinal ismi Hani Brothers (Hani Kardeşler) adasıydı.[5] Christopher’in oğlu Ferdinand Columbus, Honduras’ta babasının pek çok zenci gördüğünü yazmaktaydı: “Pointe Cavinas’ın uzak doğusundan Cape Gracias a Dios’a kadar yaşayan halkına hemen hepsi zenciydi.” O dönemde aynı bölgede Almamy adıyla bilinen yerli bir Müslüman kabile yaşamaktaydı. Mandinka ve Arap dilinde Almamy kelimesi “el-İmam veya el-İmamu” yani imam, toplumun lideri ve Müslümanların halifesi anlamlarına gelmekteydi.[6]
  3. Ünlü Amerikan tarihçisi ve dil bilimcisi Harvard Üniversitesinden Leo Weiner, Africa and the Discovery of America, (Afrika ve Amerika’nın Keşfi) kitabında Kolomb’un Yeni Dünya’da Mandinka’nın varlığından haberdar olduğunu ve Kanada dâhil olmak üzere Karayib Denizi, Merkez, Güney ve Kuzey Amerikan topraklarının Iroquoi ve Algonquin Kızılderililerle ticaret yapıp, evlenmek suretiyle Batı Afrikalı Müslümanların bu toprakların tamamına dağıldıklarını yazmaktaydı.[7]

B:Coğrafî Keşifler
  1. Meşhur Müslüman coğrafyacı ve haritacı Şerif el-İdrisî (1099–1166) Nüzhat el-Müştak fî İhtirak el-Âfâk isimli tanınmış eserinde Kuzey Afrika’dan bir grup gemicinin okyanusun ne kadar büyüklükte ve uzunlukta olduğunun sınırlarını keşfetmek amacıyla Portekiz’in Lizbon şehrinden karanlık ve sis denizinin (Atlas Okyanusu) içlerine yelken açtıklarını yazmıştır. Sonuçta bu gemicilerin ziraatla uğraşan insanların yaşadığı bir adaya ulaştıklarını… Dördüncü günde ise bir çevirmenin Arapça’ya tercüme ederek onlarla konuştuklarını ifade eder.[8]
  2. Müslümanların kaynak kitapları Şeyh Zeyneddin Ali b. Fazıl el-Mezenderâni tarafından sis ve karanlık denizini (Atlas Okyanusunu) baştanbaşa geçtiği bir yolculuk tasvirler yapılarak güzel bir şekilde anlatılmıştır. Şeyh el-Mezenderâni, Marinid sülalesinin 6. olan kral Ebû Yakub Sidi Yusuf’un (1286–1307) hükümdarlığı döneminde Güney Fas’taki Tarfaya’dan Karayib Denizindeki Green Island’a 1291 yılında bir yolculuk yaptı. İslâmî kaynaklarda onun bu okyanus yolculuğunu detayları zikredilmektedir ve pek çok Müslüman âlim bu tarihî olayın kayıtlarından haberdardırlar.[9]
  3. Müslüman tarihçi Şihabeddin Ebu’l-Abbas Ahmed b. Fazl el-Ömerî (1300–1384/ h.700–786) meşhur kitabı Mesâlik el-Ebsâr fî Memâlik el-Emsâr’da Mali’nin sultanlarının sis ve karanlık denizinin ötelerini coğrafî keşifler şeklinde detaylı olarak tasvir etmektedir.[10]
  4. Sultan Masnu Kankan Musa (1312–1337) Batı Afrika İslâm devleti Mali’nin meşhur Mandinka hükümdarıydı. 1324 yılında Mekke’ye yaptığı meşhur Hac yolculuğunda Kahire’deki Memluk Bahri sultan sarayının âlimleri III. en-Nasır Nasıreddin Muhammed’in (1309–1340) kardeşi sultan I. Ebûbekir’in (1285–1312) Atlas Okyanusuna iki defa sefere düzenlediğinden bahseder. Sultan, 1311 yılındaki ikinci yolculuğundan Timbuktu’ya geri dönmediğinden Mansa Musa devletin hükümdarı oldu.[11]
  5. Kolomb ve erken dönem İspanyol ve Portekizli kâşifler Müslümanların coğrafi ve denizcilik bilgilerine dayanarak Atlas Okyanusunun içlerinde 2400 km’lik mesafeye yolculuk yapabildiler. Müslüman tüccarlar tarafından yapılan detaylı haritalar ve Mesudî’nin (871–957) ve Asya’da bir arada topladığı malzemeye dayandırılan Ahbâru’z-Zaman (Dünyanın Tarihi) buna dâhildir.[12] Hakikat şu ki, okyanusun ötesine yaptığı deniz seferinin ilkinde Kolomb’un yanında Müslüman menşeli iki kaptan vardı. Pinta’nın kaptanı Martin Alonso Pinzon ve onun kardeşi Nina’nın kaptanı Vicente Yanez Pinzon’du. Onlar zengindiler ve gemi teçhizatında uzmandılar. Sancak gemisi Santa Maria’yı hazırlamada ve Kolomb’un çıkacağı yolculuğun organizasyonunda ona yardım ettiler. Onlar bu yardımı hem ticarî hem de politik sebepler için harcamaları karşılığında yaptılar. Pinzon ailesi ile Marinid sülalesinden (1196–1465) Fas sultanı III. Abûzayan Muhammad’in (1362–1366) ilişkileri vardı.[13]

C: Arapça (İslâmî) Kitâbeler
  1. Antropologlar, Mandinko’ların Mansa Musa’nın talimatları ışığında Mississipi ve diğer nehirlerin kanalıyla Kuzey Amerika’nın pek çok bölümünü keşfettiklerini ispatlamaktadırlar. Arizona, Four Corners’da yazılanlar göstermektedir ki; üstelik onlar Afrika’dan bu bölgeye filleri de getirmişlerdir.[14]
  2. Kolomb evraklarında 21 Ekim 1492 tarihinde Gibara yakınlarından Küba’nın Kuzeydoğu sahil kıyısına gitmek üzere gemisinin ayrıldığını ve güzel bir dağın tepesinde bir mescit gördüğünü itiraf eder. Küba, Meksika, Texas ve Nevada’da üzerinde Kur’an’dan ayetler bulunan harabe halinde mescitlerin ve minarelerin bulunduğunu keşfetmişlerdir.[15]
  3. İkinci defa yaptığı yolculuğu esnasında Kolomb adaya ulaşmadan önce Espanola (Haiti) yerlileri tarafından zenci halkın var olduğu söylendi. İspat için onlar Afrikalı Müslümanların mızraklarıyla Kolomb’a gösteri yapmışlardır. Bu silahların ucuna Batı Afrika kökenli bir kelime olan ‘altın alaşım’ manasında yerlilerin Guanin ismini verdikleri sarı bir metal takılıyordu. İşin garibi Arapça’daki ‘ginâ’ yani ‘varlıklı, zengin’ kelimesiyle Guanin kelimesi ilişkilidir. Kolomb, İspanya’ya dönüşünde test etmek için beraberinde Guanin silahlarından getirmiştir. O, getirmiş olduğu Guanin’in metali %56.25 altın, %18.75 gümüş, %25 ise bakır karışımından oluşmakta olduğunu ve bunun da Afrika’daki Guinea’nın madeni eşyalar satan dükkânların ürettiği metallerle aynı oranda olduğunu gördü.[16]
  4. Kolomb, 1498 yılında Yeni Dünya’ya düzenlediği üçüncü yolculuğunda Trinidad’da demir attı. Daha sonra o, mürettebatından bazısının topraklarına ayak bastıkları ve yerli halkının pamuktan dokunmuş simetrik renkli mendiller kullandıkları Güney Amerika kıtasını gördü. Kolomb, bu renkli mendillerin Guinea’da insanların başlarına örttükleri ve peştamal olarak kullandıkları kumaşların benzer vazifeyi gördüğünü, aynı sitil ve renkte olduklarını fark etti. O, bu kumaşlara Arapça’da ‘şal’, ‘örtü’, ‘göğüslük’ veya ‘etek’ manalarına gelen Almayzars, Almayzar olarak isimlendirdi. Bu elbiseler İspanyol veya Kuzey Afrikalı Müslümanlara ait Batı Afrika (Guinea)’dan Fas, İspanya ve Portekiz’e ithal edilmekteydi.

            Kolomb bu yolculuğu esnasında evlenen kadınların pamuklu elbiseler (bragas) giymeleri onun için bir sürpriz oldu. Yerlilerin bu iffet ve alçak gönüllü ahlaklarını nereden öğrendiklerini merak etti. İspanyol fatihi Hernan Cortes, Kızılderili kadınların ‘uzun örtüler’ şeklinde ve Kızılderili erkeklerin de ‘Fas’ın kumaşları tarzında giydikleri belden alt tarafını örten kumaşları boyadıkları’ şeklinde tasvir eder. Kolomb ise yerlilerin pamuklu giysilerini ‘Granada’nın Fas’lı kadınların giydikleri şal gibi bellerinden alt tarafına sardıkları kumaşların da benzer desenler ve elbiseler’ olduğunu belirtir. Ayrıca Kuzey Afrika’da bulunan çocuklar için olan hamakların bunlarla aynı olması esrarengiz bir durumdu.[17]
  1. Dr. Berry Fell (Harvard University) ‘Saga America–1980’ kitabında Kuzey ve Batı Afrika’dan Müslümanların Kolomb’dan önce Amerika’ya ulaştıklarına dair maddî olarak bilimsel deliller olduğunu belirtmektedir. Dr. Fell, Valley of Fire, Allan Springs, Logomarsino, Keyhole, Canyon, Washoe, Hickison Summit Pass (Nevada), Mesa Verde (Colorado), Mimbres Valley (New Mexico) ve Tipper Canoe (Indiana)’da miladî 700–800 yıllarına kadar giden Müslüman okullarının bulunduğunu keşfetmiştir. Birleşik Devletlerin batı yakasının kurak yerlerinde taşlar üzerine oyulmuş şemalar, grafikler, tablolar, temel ve ileri düzeydeki okulların sistemindeki en son hayatta kalan kısımlarını gösteren kitabeler bulmuştur. Eski Kûfî Arapça alfabesiyle yazılmış Kuzey Afrika’nın el yazması Arapça kitabelerdi. Yazma, okuma, aritmetik, din, tarih, coğrafya, matematik, astronomi ve denizcilik eğitim-öğretimin mevzuları arasındaydı. Kuzey Amerika’nın ziyaretçilerinden Müslümanların nesilleri Iroquois (Kuzey Amerika ve Kanada civarında yasayan Kızılderililerin (aynı kökten olanların) oluşturduğu federasyon ve millet), Algonquin (Kuzey Amerika'da Kızılderili kabilesi), Anasazi (Kolarado ve New Mexico bölgesinde yaşamış olan bugünkü Hopilerin ataları), Hohokam (Güney batı Amerika, Arizona bölgesinde yaşamış Kızılderililer) ve Olmec (Hz. İsa'dan önce 1200 yıllarında Yucatan'ın batısındaki kıyı bölgelerinde ortaya çıkmış ilk Orta Amerika medeniyetlerinden biri) mensuplarıdırlar.[18]
  2. Amerika’da 484, Kanada’da 81 olmak üzere toplam 565 tane (köy, kasaba, şehir, dağ, göl, nehir vb.) yerin ismi İslâmî ve Arapça kökene sahiptir. Bu mekânların orijinal isimleri yerliler tarafından Kolomb öncesi dönemde konmuştur. Bu isimlerden bazıları kutsal manalar taşıyan mekânların isimleridir. Mesela; Mekke–720 (Indiana), Mekke Indian Kabilesi (Washington), Medine–2100 (Idaho), Medine–8500 (New York), Medine–1100 (Tennessee), Medine–26000 (Texas), Medine–1200 (Ontario), Muhammed–3200 (Illinois), Mina–1000 (Utah), Arva–700 (Ontario)… vb.

Yerli Kızılderili kabilelerinin isimlerinin dikkatli bir araştırması Anasazi, Apache, Arawak, Arikana, Chavin, Cherokee, Cree, Hohokam, Hupa, Hopi, Makkah, Mahigan, Mohawl, Nazca, Zulu, Zuni…vb. isimler aslında menşe ve köken itibariyle Arap ve İslâmî olduğunu gözler önüne sermektedir.
            Tarihî, coğrafî ve dil bilimine ait notlara dayanan bu makale Kolomb’dan beş asır önce Müslümanların Amerika kıtasına gelmelerinin bininci yılı kutlamalarına dünyadaki tüm Müslüman milletlere ve topluluklar için yayınlanan bir davettir. Umuyoruz ki bu davet tam manasıyla anlaşır ve yeterli şekilde destek bularak kabul görür.




















[1] Çevirisini sunduğumuz “Pre-Columbian Muslims in the Americas” başlıklı bu makale Müslümanların Amerika’ya Gelişlerinin Bininci Yılının (996–1996) Kutlamaları için Uluslararası Festivallere Hazırlık Komitesine sunulan makaledir.
[2] Dr., Garden State Islamic Center, New Jersey, USA  celalemanet@hotmail.com
[3] el-Mesudî, Murûcü'z-Zeheb ve Maâdinü'l-Cevahir, (Arapça) vol. I, p. 138.
[4] On Manuel Osunay Savinon, "Resumen de la Geografia Fisica...," Santa Cruz de Tenerife, 1844.
[5] Barry Fell, America B.C., New York 1976.
[6] Giles Cauvet, Les Berbers de L'Amerique, Paris 1912, pp. 100–101.
[7] Leo Weiner, Africa and the Discovery of America, Philadelphia 1920, vol.II, pp. 365–6.
[8] el-İdrisî, Nuzhat el-Müştak fi İhtirak el-Âfâk (Arapça).                                               
[9] El-Mirza Agha Hâkim, Riyaadh Al-Ulama (Arapça),  vol. II, p. 386, vol. IV, p. 175; Seyyid Muhsin el-Emîn, Aayan Ash-Shia (Arapça), vol.VII, p. 158, vol.VIII, p. 302–3; Ragıb el-İsfahâni, Adharea Ila Makarim Ash-Shia, vol.XVI, p.343.
[10] Giles Cauvet, Les Berbers de L'Amerique, Paris 1912, pp. 100–101.
[11] Patrick Huyghe, Columbus was Last, New York 1992.
[12] el-Mesudî, Murûcü'z-Zeheb ve Maâdinü'l-Cevahir, (Arapça) vol.I, p. 138.
[13] Mauricio Obregon, The Columbus Papers, The Barcelona Letter of 1493, The Landfall Controversy, and the Indian Guides, McMillan Co., New York 1991, p. 16.
[14] H. T. Wilkins, Mysteries of Ancient South America, New York 1974; Clyde Ahmad Winters, “Islam in Early North and South America”, Al-Ittihad, July 1977, p. 60.
[15] Mauricio Obregon,  The Columbus Papers, The Barcelona Letter of 1493, The Landfall Controversy, and the Indian Guides, McMillan Co., New York 1991, p. 16.
[16] John Boyd Thacher, Christopher Columbus, New York 1950, p.. 380.
[17] Ferdinand Columbus,  The Life of Admiral Christopher Columbus, Rutgers Univ.Press, 1959, p. 232.
[18] Barry Fell, Saga America, New York 1980; Cyrus Gordon, “Before Columbus, Links Between the Old World and Ancient America”, New York 1971.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yazarlar