30 Mayıs 2017 Salı

Ebû Ömer b. Dâvûd Yazdı: İlim

Ebû Ömer b. Dâvûd
 İlim kelimesi, dilimizde bilgi ve bilim anlamında kullanılır. İslâm tarihinin ilk dönemlerinde ilim dendiğinde rivayet esaslı bilgi kastediliyordu. Rivayetleri bilmek ve daha da önemlisi ezberlemek ilim olarak görülüyordu. Bugün de İslâm dünyasının birçok yerinde böyle düşünülüyor. Ancak ilim kelimesinin anlamı ve kapsamı zamanla değişiyor. Nitekim bugün ilim, İslâm diniyle doğrudan ilgili olmayan alanların dışında kalan bilgi için de kullanılıyor. Son dönemlerde çoğu zaman, ilim yerine bilim kelimesi tercih ediliyor.
Âlim olarak kabul edilen insanların ilmini ölçecek herkesçe kabul edilmiş müşterek bir ölçü yok. Kimine göre sadece âlim değil allame olarak görülen birileri başkalarına göre cahil kabul edilebiliyor. Bir de niyet sorgulama da söz konusu. Bazılarınca âlim olarak kabul edilen biri, başkalarınca ilmini şeytanın hizmetine sunan biri olarak görülebiliyor. Bu görecelilik o kadar yaygın ki âlim olarak görülen bir kişinin ilminin ölçüsü, anlaşılamaması olabiliyor.
Bilgi, tartışılan ve zamanla niteliği değişen bir şey. Geçmişte mutlak doğru kabul edilen bir bilgi bugün yanlışlanabiliyor. Bu bakımdan ilim hakkında kesin ve keskin iddialarda bulunmak doğru değil. İlmi görüş ve iddialar da esasen ileri sürüldükleri ve geliştikleri döneme aittir.
Son dönemlerde dinle ilim arasında bir çelişki olamayacağını dillendiren birçok kişiyle karşılaşıyoruz. Bununla kastedilen farklı olabilmekteyse de bu yargının doğru kabul edilmesi zor görünüyor. Zira ilim ve dinin farklı tabiatları ve alanları var. Bazı noktalarda birleşseler de çoğu yerde farklı oldukları kesin. İlmin kanaat üretmesiyle dinin iman üretmesi arasında büyük farklılıklar var. Kaldı ki ilimle dinin çeliştiği yerler olabilir. Bu durumda insanlar kişisel tercihte bulunabilirler. İnancın sabiteleri tartışılamaz. Oysa ilmin her şeyi tartışılır. Bu sebeple ilmin sonuçları ve hatta kuralları değişkendir. Eğer ilmi bir tespit dine uymuyorsa ne yapacağız? Dini mi değiştireceğiz? Genellikle karşılaştığımız durum tevil yapmaktır. Aslında her tevil bir çeşit değiştirmedir. Çünkü kuralı ya da metni değiştirmeseniz de anlamı değiştirmiş oluyorsunuz. Tevil, süreklilik gösteren bir şey. Bugün bir gelişme meydana gelse hemen tevil yoluyla dinde bir yer bulması kuvvetle muhtemel. Yarın meydana gelen bir başka gelişmeye de tevil yoluyla dini alanda yer bulunacak.
İlmin de dinin de değişken tarafları var. İlmi prensipler zamanla değiştiği gibi dini yorumlar da değişir. Bu manada bir uzlaşı zemini olabilir. Ancak bir uzlaşı aranacaksa hangisini hangisine uyduracağız? İlmi mi dine, dini mi ilme? Tabii ilmi önceleyenler dini ilme göre tevil edecek, dini önceleyenler ise ilme yorum getirerek dini korumaya çalışacak.
Teslimiyet ilme aykırıdır. Teslimiyet ilmin değil, imanın yansımasıdır. Bu sebeple ilme teslim olanlar da bir nevi dini refleksle hareket etmektedirler.
İlmin elde edilme yolu, çalışma ve gayrettir. Bu bizim bildiğimiz ve insanlığın kabul ettiği yoldur. Bunun dışında da bir yol var. Çalışmadan âlim olmak. Tarihimizde bunun birçok defa gerçekleştiğine dair hikâyeler anlatılır. Ancak ben şahsen bunları kabul etme taraftarı olmayanlardanım. Bu, Allah’ın kudretini tartışmak değil, zan üzere ucu açık bir alanın varlığına inanmaktır.
Kerameti kendinden menkul olan insanlar gibi ilmi kendinden menkul olanlar da var. Hatta ilmin biraz enaniyete sebep olduğu da bir gerçek. İlmin özgüven kazandırması güzeldir. Ancak bu özgüven başkalarını küçümsemeye veya gayrimeşru ya da yok saymaya sebep olmamalıdır. Uzanamadığı ciğere murdar diyenler de çok.
İlmin önemli bir özelliği var. Onun için kıskançlık yaptığınızda başkalarıyla paylaşmadığınızda sizi terk eder, paylaşırsanız artar, gelişir ve size olumlu şeylerle döner. Bir önemli tarafı da ilminiz arttıkça bilmediğiniz alanın genişliğini idrak etmenizdir. Zira öğrendikçe bilinmeyen alanın bilinenden çok daha fazla olduğu anlaşılır.
İlim, sahibinde bir farklılık meydana getiriyorsa anlamlıdır. Eğer bunu yapmıyorsa o halde elde edilen bilgi, emanet gibi durur. Bu sebeple faydasız ilimden Allah’a sığınmak anlamlıdır.


0 yorum:

Yorum Gönder

Yazarlar