6 Nisan 2017 Perşembe

İslam Dünyasındaki İlk Şehir Tarihleri ve İbn Şebbe’nin Medine-i Münevvere Tarihi

 Dr. Celal Emanet
            İslam kültür ve medeniyetinde tarih yazıcılığı, Sahabî ve Tabiin devrinde, başta Siyer ve Megazî olmak üzere, Cahiliye Çağı Tarihi, Umumî Tarih, Ensâb, Tabakat ve Futûh sahalarındaki eserlerin telifi ile başlamıştır.
            İslam tarih yazıcılığı içerisinde şehir ve bölge tarihlerinin de ayrı bir yeri vardır. Bu sahadaki eserlerde genellikle belirli şehir veya bölgelerin coğrafi durumlarının, fetih şartlarının ve buralarda yaşayan Sahabî ve Tabiin başta olmak üzere muhtelif ilim dallarında yetişmiş bulunan şahsiyetlerin ele alındığına şahit olmaktayız. Bu bakımdan şehir tarihleri; siyasî, askerî, ictimaî, iktisadî ve ilmî sahalarda olduğu kadar; yollar, köprüler, kuyular, sarnıçlar, setler, kaleler, saraylar ve mescitler gibi eserler için de çok zengin bir malzemeyi ihtiva etmektedir.
            Şehir ve bölge tarihleri ile Müslümanların ilgilenmeleri, İslam’ın ilk dönemlerine kadar ulaşmakta; ayrıca bu bölgelerin coğrafi durumları, fetih tarihleri ve çeşitli özellikleri ile yakından alakalı bulunmaktadır. Mekke tarihini yazan el-Ezrakî, Vehb b. Münebbih’in Kâbe ile ilgili eski bir eserden faydalandığını; Hz. Ömer, Abdullah b. Abbas gibi bazı Sahabiler ile Tabiin’in Kâbe tarihiyle meşgul olduklarını; ayrıca Mekke halkının İslamiyet’ten önce, Kâbe’de bulunan bazı kitabeleri okutmak üzere Yemen’li birisi ile bir Yahudi’yi ve Hıristiyan bir din adamını çağırdıkları haber verilmektedir. Ayrıca Hz. Ömer, Müslümanlar Irak, Suriye, Mısır ve diğer bölgeleri fethedince, o bölgeye tayin ettiği komutanlara mektup yazarak o bölgelerin her bakımından tanıtılmasını istemiştir. Şehirlerin üstünlükleri, Mekke ve Medine gibi şehirlerin İslam dini ve tarihi yönünden arz ettiği ehemmiyet ise, bu neviden eserlerin yazılmasını adeta zaruri kılmıştır.
            Şehir tarihleri içerisinde, İslam dünyasında ilk önce yazlanlar ve bize karda ulaşan eser, Hasan el-Basrî’nin Fazâilu Mekke’dir. El-Ezrakî’nin Ahbaru Mekke ve Mâcâe fîha mine’l-Asar adlı kitabı Mekke tarihi açısından önemlidir.
            Zamanımıza kadar ulaşan Mısır tarihinin ilki, İbn Abdi’l-Hakem’in Futûhu Mısr ve Ahbâruhâ adlı kitabıdır.
            Müstakil Endülüs tarihiyle meşgul olan ilk müellif mısır tarihi de bulunan Said b. Kesîr b. Ufeyr’dir. Onu eseri zamınımıza ulaşamamış Ahbari’l-Endülüs’tür. Abdulmelik b. Habib es-Sülemi el-Mirdasi’nin Tarihu’l-Endülüs adlı kitabı günümüze ulaşmıştır.
            Siyer ve Tarih yazıcılığının yanında şehir tarihçiliği eserleriyle ün yapmış üç müellif vardır. Onlar ise Yahya el-Ezdî yaşadığı Emeviler dönemini kaleme almıştır. Ebû Mıhnef’in Futûh’ş-Şam ve Futûhu’l-Irak adlı eserleri zamanımıza intikal etmemiştir. Ayrıca el-Vakıdî’nin Ahbaru Mekke,  Futûh’ş-Şam ve Futûhu’l-Irak adlı eserleri zamanımıza ulaşamasa bile önemlidir.
            El-Medâinî’nin Kitabu Hamâ’l-Medine ve Cibâlihâ ve Evdiyetihâ ile Kitabu’l-Medine adlarında iki Medine şehir tarihi yazmıştır.
            Zübeyr b. Bekkâr’da Ahbâru’l-Medine ve Kitabu’l-Akik adlı eserleri kaleme almıştır.

            İbn Şebbe’nin Medine-i Münevvere Tarihi
            Medine-i Münevvere Tarihi ile alakalı en eski eser Ebû Zeyd Ömer İbn Şebbe en-Numeyrî el-Basrî’nin Tarihu’l Medineti’l-Münevvere adlı kitabıdır. İbn Şebbe’nin bu eserinin tamamı zamanımıza tamamı intikal etmemiş olmasına rağmen dört cilt halinde yayımlanmış ve ilim dünyasının istifadesine sunulmuştur.
            Benî Nümeyr kabilesinin azadlısı olan İbn Şebbe, fakih, hadis rivayetinde sika ve rivayetleri birbirine karıştırmayan bir muhaddis, edib, şair, dil bilgini ve ahbârî’dir. İbnu’n-Nedim şehir tarihleriyle alakalı yazmış olduğu pek çok eserin ismini vermektedir. Fuad Sezgin ise İbn Şebbe’nin dokuz tane eserini zikretmektedir.
            İbn Şebbe’nin yirmiden fazla eseri içerisinde, ondört tanesi tarihle ilgili olup bunlardan sekiz tanesi şehir tarihi üzerinedir. İbn Şebbe’nin Tarihu’l Medineti’l-Münevvere adlı eserinin yazma nüshası Medine-i Münevvere’de es-Seyyid Muhammed Mazhar el-Farukî özel kütüphanesinde 157 numarada bulunmaktadır.
            Eseri neşre hazırlayan Şeltût on sayfa tutan bir mukaddime yazmıştır.  O bu yazısında, İbn Şebbe’nin hayatı ve eserlerini ele almakta ve Müslüman tarihçilerin telif ettikleri şehir tarihleri hakkında umumi bilgiler vermektedir.
            İbn Şebbe’nin zamanımıza ulaşan bu Medine tarihi, İndeks ve İçindekiler hariç, dört cilt halinde1315 sahife olup üç bölümden meydana gelmektedir. İlk bölüm Hz. Peygamber’in Medine’deki hayatı üzerinedir. Bu kısmın başı ve sonu tertip bakımından karışıktır. Birinci bölümdeki ana başlıklar eserin yazmasında bulunmaktadır ve bu başlıklar “İçindekiler” de siyah puntolarla dizilmiştir. Ayrıca eserdeki haberlerin muhtevasına uygun alt başlıklar da yazılmıştır. İlk bölümde yer alan bu haberler Medine-i Münevvere tarihine dair bize ulaşan en eski metinlerdir.
            Eserin ikinci bölümü Hz. Ömer’e ait haberlerle ilgilidir. Hz. Ömer’in nesebi, çocukları, cahiliye ve İslam olduktan sonraki durumu, halifelik döneminde yaptığı yenilikler, vefatı ve vefatından sonra kendisini rüyasında görenler ve onu methedenler gibi başlıklar vardır.
            Üçüncü bölümü de Hz. Osman’a ait haberlerle ilgilidir. Hz. Osman’ın doğumu, İslam oluşu, tevazusu, sözleri, halifeliği sırasında yaptıkları, muhasara altındayken söylediği sözler, o esnada kendisine yardım edenler, Mısır’lıların onun evini basmaları, hz. Ali’nin hz. Osman’ın şehit edilişinde bir suçunun olmadığına dair söyledikleri ve Hz. Osman’ın katili Muğire b. el-Ahnes b. Şerik’in haberi gibi başlıklar mevcuttur. Hem ikinci, hem de üçüncü bölümlerin başı ve sonu noksandır. Ayrıca Medine Tarihinde, Hz. Ebû Bekir’e ait haberler yer almamaktadır.
            İbn Şebbe’nin Tarihu’l Medineti’l-Münevvere kitabı, hadis rivayetindeki usule göre kaleme alınmıştır. Eserin üç bölümünde de başından ve sonundan eksiklikler bulunmasının yanında, yazmada boş bırakılmış ve okunmayan yerlerde bulunmaktadır. Ancak eseri neşreden Şeltût bütün bu yerlere, dip notlarında işaret etmiş ve okunamayan, boş bırakılan yerlerin ne kadar olduğunu bildirmiştir. Ayrıca metnin doğrusunu tespit bakımında, aynı rivayeti, başka kaynaklardan tahric etme cihetine gitmiştir.

            Eldeki basılmış şekli ile İbn Şebbe’nin bu eseri bir şehir tarihi olmasının yanında, ilk bölümde yer alan haberlerle Hz. Peygamber’in bir siyeri; ikinci ve üçüncü bölümleriyle de, Hz. Ömer ve Hz. Osman’ın hilafet dönemleri için, çok eski ve geniş bilgiler ihtiva eden bir tarih kaynağı olma hüviyetindedir.

Not: Bu makale Prof. Dr. Mustafa Fayda Hocamızın doktora döneminde okuttuğu ders notlarından ve kendisi tarafından kaleme alınan Mustafa Fayda, “İslâm Dünyasındaki İlk Şehir Tarihleri ve İbn Şebbe’nin Medine-i Münevvere Tarihi”, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 1986, cilt: XXVIII, ss. 167-180 makalesinden istifade edilerek hazırlanmıştır.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yazarlar